Bir arkadaş düşünün kapağı güzelmiş içi de güzeldir kesin diyip gruba hediye alıp yollayan :)
Madem dedik hepimizde var kapağı da güzel bakalım düşündüğümüz gibi içeriği de güzel mi diye başladık okumaya...
Bir melek var dünyaya düşen ve başına gelenler. Öyle güzel anlatmış ki meleğin yaşadıklarını ve dünyayı. Kesinlikle çevrenizde yaşanan olaylardan bir şeyler bulabileceğiniz bir konusu var. Ben mutlaka okuyun seveceksiniz diyorum. Bolca da keyif alacaksınız eminim.
Kitaptan bir güzel cümle ve kapak yazısı ile sonlandıralım isterseniz:)
"Burası gerçekten de bir meleğe göre değil!" dedi Melek. "Burası bir savaş, acı ve ölüm dünyası.Öfke insanı ele geçiriyor...Acının ve öfkenin ne demek olduğunu bile bilmiyordum ama şimdi ellerim kana bulandı.Düştüm.Bu dünyaya gelmek düşmek demek.İnsan acıkıyor, susuyor ve binbir arzuya kapılıp acı çekiyor.Ayakta kalabilmek için direnmek,öfkelenmek ve saldırmak gerekiyor."
Siddermorton papazı Rahip Hilyer, bir gece önce alevler eşliğinde gökyüzünde görülen garip nesneyi konuşan halkın fısıldaşmalarını henüz işitmemiştir… Sıcak bir öğleden sonra kilise önünde uzanan yeşil düzlüklerde avlanırken bu kez gökte süzülenin tuhaf, oldukça büyük bir kuş olduğunu anlar. Tek bir atışla kanadından vurulan kuş, yeryüzüne düşer düşmez bir melek olduğunu söyler. Bilinmeyen bir sebeple “Harikalar Diyarı”ndan ayrı düşüp “Rüyalar Diyarı” olarak adlandırdığı dünyanın atmosferine girmiş, kısa süre sonra da bir insan tarafından vurularak uçma kabiliyetini de yitirmiştir. Göz alıcı renkleri ve görenler tarafından nahoş bulunan giysileriyle bu, dini anlatılar ve masallarda tasvir edilenden çok, Rönesans dönemi tasvirlerini andıran bir melektir. Yaşananlar karşısında şoke olan ve bildiği tüm dini metinleri gözden geçirmeye başlayan rahip, parçalanan kanadı iyileştirme çabasına girişir ancak bunun zaman alacağı bellidir. Yeryüzünde geçirdiği her gün biraz daha insansılaşan Bay Melek ise insan gibi yaşamanın ne demek olduğunu öğrenirken hiç de adil olmayan adalet sistemi ve toplumsal kodlarımızı sorgulaması nedeniyle bir sosyalist olmakla suçlanır ki içine düştüğü dönem icabı bu, yüz kızartıcı olmaktan çok öte bir suçtur. Bugüne dek okuduğumuz H. G. Wells yapıtlarından bariz bir biçimde ayrılan Tuhaf Kuş’un Görüldüğü Gece, yazarının olanca dehâsı, mizahı ve dikte edilmiş doğruları sorgulama cesaretiyle ilk kez Türkçede!
Ama kapağı gerçekten güzel dimi. İçi de güzeldi hem 😃
YanıtlaSilOnaylıyorum 😃
SilXok güzeldi hem kapağı hem içi. Hem de kitabı alan ❤
YanıtlaSilKesinlikle 🙈🧡
Sil