Ana içeriğe atla

Kayıtlar

...Çumra Tarihi Taşköprü...

Benim için hayal kırıklığı olan bir yerdi maalesef. Google üzerinden araştırıp harika olduğunu düşünüp yakınında piknik papar eğleniriz gibi nice güzel hayaller ile gidip sayaninin oralarda bir yerde olduğunu ve bakımsız olmasını görerek hayal kırıklığına uğradım maalesef. Tüm hayallerimi yıktı ki tek kare fotoğraf çekinmedim :) Sadece görüp dönelim derseniz ya da yol üzerinde ise uğrayın yoksa gittiğiniz yola değmeyecek maalesef.. Bakın yanında da kum ocağı tarzında bir yer var hatta... Sevgiler...

...Çatalhöyük...

Herkese merhaba, yine azıcık ara vermiş olsam da boş durmadım gezdim,okudum,ördüm. Arkadaşın doğum günü sebebiyle cafelerde oturup klasik kutlama yapmaktansa görülmesi gereken yerleri gezip o günü farklı değerlendirelim istedik düştük yollara... İlk durağımız Çatalhöyük idi... Ben daha önce de gitmiştim iki kez bu üçüncü oldu. kuzey güney diye iki ayrı bölümü var önceki gitiiğimde de bir tanesi kapalı idi ziyarete . Bu gittiğimde de kapalı idi o yüzden sadece bir tanesini gezebiliyorsunuz gittiğiniz zaman.  Ben normalde tarihi okumayı çok sevmem ama böyle tarihi yerleri görerek öğrenmeyi sevenlerdenim. Sanırım görsel zekamın iyi olmasından kaynaklı.  Umarım tüm ülkeniz tarihi güzelliklerini görmek nasip olur:) Bu şekilde tabelalar ile oraya ait bilgilendirmeler mevcut içeride. Buralar da yapılan kazılara göre hesaplanıp yapılan maket yaşam alanları. Kazı alanlarını gezdikten sonra buraları da gezip nasıl yerler olduğunu görmen

...Boncuklu Höyük...

Çatalhöyükten önce olduğu söylenen tarihi yaşam merkezi... Çatalhöyük kadar bilinmiyor maalesef. Ben tesadüf eseri bir tabelada gördüğüm için Çumraya gitmişken burayı da görelim istedim ve gittik.  Burayı aslından benim yazmamla değil de oraya gidip oranın bekçisinden dinlemeniz gerekiyor gerçekten. O kadar yaşayarak anlatıyor ki keyifle dinlememek elde değil.  Burada kazı alanları Çatalhöyük gibi olmadığından ziyaret edilmiyor maalesef. Bizler gittik ama daha kazı çalışmaları devam ettiği ve ileri bir tarihe atıldığı için oraların fotoğrafını çekmedim. üzeri kapalı idi. Ama çatalhöyükteki gibi burada da kazılar yapıldıkça oralardan bulunan malzemelere ve yaşayanların kalıntılarına göre bu yapay yerleri inşa etmişler. Ziyaret edilmesi açısından. Ve her birinin başında Bekçi sizlere rehberlik ediyor anlatıyor neye göre bu şekilde yapıldığı ve nerede nasıl yaşandığı ile ilgili. Bu içten görünüşü... Dış görünüşleri benzer olsa da

... Menekşeli Mektup-Mustafa Kutlu...

Hep söylüyorum Murtafa Kutlu ile geç tanıştım ama iyiki de tanıştım. Kitaplarını severek okuyorum. Bu da onlardan biri idi. Motif grubundan Sevgi arkadaşım hediye almıştı kitabı bana sağolsun içine menekşeler kurutmuş,mektup yazmasa bile kart postal yazmış. Eee bana da kapağa uygun konsept fotoğrafını çekmek kaldı...Sayesinde hem keyifli bir kitap okumuş oldum hem de güzel bir fotoğraf çekmiş oldum :)) sözü var sonraki kargo gönderiminde mektup yazacak bana :)) Kitap birkaç hikayeden oluşuyor. Ben keyifle okudum ama sanki Menekşeli Mektup hikayesi bi havada kaldı bitişi diye düşünmedim değil.  Ama yine de güzeldi benim için... " Ama aşk dediğin nedir ki? Postacı: -Nedir? Kahveci gülümsüyor; hafifçe eğilerek. -Muhabbet iki başlı olacak arkadaş. Tek taraflı oldu mu sakat. Kara sevdaya girer. -Çaresi? Hikmetli bir söz söylüyor kahveci: -Ya tahammül, ya sefer!" Mustafa Kutlu diye bir iklim var. Bu iklimde kah bir postacı menekşeli mektuplar taşıyıp İncilaya aşık

...Ölümsüz Aile...

Onedio önerilerinden biri idi bu kitap.  Hem adı hem de arka kapak yazısı ilgimi çekince alıp okudum hemen.  Evet benim yaşıma uygun değil 11-16 yaş aralığına uygun idi ama yine de ben her yaşa uygun kitapları da okumaktan zevk aldığım için keyifle okudum. Bir de benden sonra yeğenim okuyacağı için önce benim okumam ve içeriğin ona uygun olup olmadığını öğrenmem de gerekiyordu. Kitap çok keyifli idi. Sonu her ne kadar mutlu olmasa da farklı bir hikayesi vardı.Ve öğrencilerim ile ufak da olsa kitap üzerine sohbet edip farklı düşünceleri dinlemiş oldum. Çoğu insan ölümsüz olmayı isterken bir tane öğrencim " Allah korusun hocam ya ailem sonsuza kadar yaşıyor olsa ben ne yaparım." demişti ki o cümle bende etki bırakan bir cümle oldu. Her kitabı elime aldığımda ya da birisine bahsederken o cümle aklıma gelir. Üzücü... Yakında arkadaşlar ile filmini de izleyeceğiz. Kitabı gözü kapalı tavsiye ediyorum ve keyifle okuyacağınızdan da eminim. Ama bu aralar kitabın basımı yok

...Fotoğraf Denemeleri- Siyah Zemin...

sizler için küçük benim için çok büyük bir başarı olunca tarihe geçsin dimi ama :) Önceden siyah zemin yaptığımda programlar ile daha da siyah hale getirip sanki öyleymişcesine hoşuma giderdi :)) Ama Sevgili Zeynep sayesinde onu da öğrenmiş oldum.  Her zamanki gibi bir fotoğraf ödevi vermişti ama ben kolay olduğunu düşünmüştüm. Zemin siyah olunca ve pürüzsüz çıkması gerekiyor ise programsız o iş gerçekten çok zor oluyormuş . Telefonumun bir çok özelliğini onun sayesinde keşfetmiş ve hiç oynama yapmadan program kullanmadan bu fotoğrafı çekmeyi başarmıştım.

... Frida Battaniye...

Malum yıllardır motif etkinliği yapıyoruz. Artık kemik kadroyu oluşturduk aynı kişiler ile devam eder olduk. Geçen yıl da madem pandemi var madem evdeyiz o zaman zorlu bir model olsun ama keyifli de olsun dedik ve kolları sıvadık. Frida battaniye ördük. Benim için bu kadar ayrıntılı bir modeli ilk defa denediğim için başta çok zorlu oldu sonlarda düz motifi örmekten ziyade çiçeklileri örmekten zevk alır oldum ve nasıl keyif aldıysam iki arkadaşıma daha ördüm :)) O kadar sevdim ki fotoğrafını çekmek için bir çiçek tarlasına gitmeyi bekledim :)) Lavanta tarlası açılmış idi Konyada orayı gezerken bahane ile fotoğrafını da çekmiş oldum ... Lavanta tarlası gezisi postu için Temmuzu dört gözle bekleyelim o halde:) Motiflerin fotoğraflarından elimde kalanları ekliyorum ki ayrı ayrı güzellikleri sizler de görün istiyorum. Bizlere motifleri yazılı olarak Nilgün videolu olarak da Zeynep anlattı sağolsun ikisi sayesinde de rahatlıkla örmüş bulunduk.