Ana içeriğe atla

Kayıtlar

...Portobello Cadısı-Paulo Coelho...

sevgili nilgün ile baş yazarımız oldu artık.her kitabını sıraya koyduk keyifle tartışarak okuyoruz. Okunası güzellikte bir kitap.tavsiye ederim okuyun bence. Gizemli bir kadının öyküsü  Onu yakından tanıyan, belki de hiç tanımayan dostlarının ağzından Kim olduğumuzdan emin olmasak da, kendimize karşı her zaman içten olma cesaretini nasıl ediniriz?  Paulo Coelho, yeni romanı Portobello Cadısı`nda bu sorunun yanıtını arıyor. Portobello Cadısı, Athena adlı gizemli bir kadının öyküsünü, onu çok iyi tanıyan -ya da hiç tanımayan- yakınlarının ağzından anlatıyor.  İnsanlar bir gerçeklik yaratıyorlar, sonra da kendi yarattıkları gerçekliğin kurbanı oluyorlar. Athena işte buna başkaldırdı ve bunun için büyük bir bedel ödedi...  Heron Ryan, gazeteci  Athena, duygularımı biraz olsun göz önüne almadan kullandı ve yönlendirdi beni. Hocamdı, kutsal sırları aktarmayı, aslında hepimizde var olan o bilinmeyen gücü uyandırmayı üstlenmişti. O yabancı denize atıldığımızda, bize yol gösterenl

...Milli mücadelede kınalıeller...

adından da anlaşılacağı üzere savaşlarımızda kadınlarımızın rolünü anlatıyor. kahraman kadınların öykülerni anlatıyor.

...Simyacı - Paulo Coelho...

anlatılmaz okunur :) "Simyacı, dünyaca ünlü Brezilyalı yazar Paulo Coelho'nun üçüncü romanı. 1996 yılından bu yana Türkiye'de de çok okundu, çok sevildi, çok övüldü bu kitap. Bir büyük Doğu klasiği olan Mevlâna'nın ünlü Mesnevî'sinde yer alan bir küçük öyküden yola çıkarak yazılan bu roman, yüreğinde çocukluğunun çırpınışlarını taşıyan okurlar için bir "klasik" yapıt haline geldi. Simyacı, İspanya'dan kalkıp Mısır piramitlerinin eteklerinde hazinesini aramaya giden Endülüslü çoban Santiago'nun masalsı yaşamının öyküsü. Ama aynı zamanda bir "nasihatnâme"; "Yazgına nasıl egemen olacaksın? Mutluluğunu nasıl kuracaksın?" gibi sorulara yanıt arayan bir yaşam ve ahlak kılavuzu. Mistik bir peri masalına benzeyen bu romanın, dünyanın dört bir yanında bunca sevilmesinin gizi, kuşkusuz bu kılavuzluk niteliğinden kaynaklanıyor.  Simyacı'yı okumak, herkes daha uykudayken şafak vakti uyanıp, güneşin doğuşunu izlemeye benziyor

...güz okuma şenliği 2016...

1. Kategori (10 puan): İsminde güz mevsimini çağrıştıran bir kelime geçen veya olayların sonbaharda geçtiği bir kitap. 2. Kategori (10 puan): Hem blogger hem yazar olan yazarlardan bir kitap.  Bu kategoride yazarın Türk olması ve yazdığı blogun en azından 5 paylaşım yapmış olması şart. Sizlere kolaylık olsun size Sade ve Derin blogunun sahibi (kendisi de yazar olur aynı zamanda) Deeptone'in hazırladığı Kitap Çıkaran Bloggerler yazı dizisinin linklerini buraya ekliyorum. 1  &  2  &  3  &  4 İlla Deeptone'in listesinden seçeceksiniz yazarları diye bir koşul yok yukarıdaki koşula uyan her yazar kabulüm. 3. Kategori (10 puan): Kitaptaki karakterlerden en az birinin aşağıya yazacağım tür gruplarından herhangi birinin içinde olması. Türler: Cadı, Vampir, Zombi, Peri, Cin, Elf. 4. Kategori (10 puan): İnstagram, facebook gibi sosyal medya üzerinden oluşturulan ortak okuma gruplarının şenlik süresince okuduğu bir kitap. Yalnız burada dikkat edilecek iki nok

...geri dönüşüm sandalye...

30 yıllık sandalyenin rahatlığından vazgeçemiyordum.görüntüsü de eskimişti iyice ben de çözüm olarak eimdeki motiflerle kılıf ördüm.ahşap yerlerini de pembeye boyadım şahane de oldubence.yanındaki tabureyi de bodrumda bulup boyamıştım.güzel bir köşe oldu.

...pecere önü fotosu...

sizler de instagramda #pencereönüfotosu etiketiyle kapın gelin fotolarınızı:))

...Aşk Uykusu-Mehmet Coşkundeniz...

yazarın yazıları zaten hoşuma gderdi. kitabı da hediye gelince uzun sürebekletmişim niyeyse.Sonra br ara boşlukta elime aldım iki günde  bitti. dili sade  akıcı ve okunasıydı "Aşk dediğin yalansız olmalıydı… Gün gibi açık, dürüst ve onurlu yaşanmalıydı. Bunu bana sen öğretmiştin. 'Kalbinde benim kadar sevdiğin biri olursa, o kalp artık bana ait değildir' demiştin… Ben senden fazla hiç kimseyi sevmedim. Bütün kâinat şahidim olsun ki, sensiz doğacak bir güneşi bile kabullenmedim. Seni sevip sana âşık olmayacaksam eğer, dünyaya yeniden gelmeyi de istemem… Peki ya senin kalbin hâlâ bana ait mi sevgilim? Benim kadar sevdiğin başka biri var mı aramızda?" Şüphe bir kez içine girdi mi insanın, temizlenene kadar korkunç bir mücadele başlar. Hele şüphelenen bir kadınsa bu mücadele bir süre sonra savaşa dönüşür. Ve kadınların kendi içinde verdikleri çetin duygu savaşında her zaman 'karanlık taraf' kazanır. Mehmet Coşkundeniz yaşanmış gerçek bir hikâyeden yola

...nargile pasta...

arkadaşın doğum günü için nargileli pasta yaptırmak istedim.çoğu pastane kendine güvenmedi.çoğu yaparız aynısı olmaz moduna geçti.en son biri 800 lira diyince bana bir deli cesareti geldi soluğu pasta malzemesi satan dükkanda aldım:))iyiki de öyle yapmışım hem yapabileceğimi gördüm hem de arkadaşımı çok mutlu ettim:)))

...Kadınsız Erkekler-Haruki Murakami...

yazarın okuduğum ilk kitabıydı.Yeniden şans vermezsem son kitabı olabilir sanırım.sevmedim sevemedim.bir şekilde aldatılmış ya da istediği kadına ulaşamayan erkeklerin hikayelerinden oluşuyor... Bir kadını yitirmek, tüm kadınları yitirmek demek… Bir gün sen de kadınsız erkeklerden olacaksın. O gün en ufak bir uyarı, küçücük bir ipucu vermeden; önsezi olarak hissettirmeden ya da içine doğmadan; kapını çalmadan, hiç beklemediğin bir anda seni bulacak. Bir köşeyi döndüğünde, aslında çoktan oraya varmış olduğunu anlayacaksın. Geriye dönmek mümkün olmayacak. O köşeyi bir kez dönünce, orası artık senin için mümkün olan tek dünya olacak. O dünyada sen kadınsız erkeklerden biri olarak anılacaksın. Hep bu soğuk çoğul eki ile... Bir kadının özlemini çeken, yasını tutan; bir kadın tarafından aldatılmış, terk edilmiş olmanın acısıyla yaşayan, aşkla kendinden vazgeçen erkeklerin öyküleri… Haruki Murakami'den aşka ve kadınlara yazılmış yedi ağıt…

...flipthatbook...

doğrusu buymuş.ben ilk önce alttaki gibi yapmıştım.yazılar ters oldu yeniden yaptım:))